Fransız eğitimci Marie-Thérèse Maurette’in 1948 yılında UNESCO’dan aldığı talep üzerine eğitime bakış açısını “Barış için eğitim teknikleri var mı? (Educational Techniques for Peace. Do They Exist?)” isimli yazısında ortaya koymuştur. Maurette’in yazısında “barış”, insanlık tarihinin en eski ve öncelikli ihtiyacı olarak karşımıza çıkıyor. Çünkü tarih boyunca toplumlar huzur içinde yaşamanın yollarını aradılar ve hayatlarını devam ettirmek için anlaşmalar yaptılar. Yine resmî ya da gayriresmî şekillerde düşünüldüğünde “eğitim”, insan hayatının temelini oluşturan bir diğer ihtiyaç olarak tanımlanıyor.
Maurette’e göre “eğitim ve barış” medeniyetler için ayrılmaz ikili olmuştur. Ona göre hiçbir toplum doğru kurgulanmamış bir eğitim sistemi olmadan ilerleyemez ve hiçbir eğitim sistemi evrensel barış ilkelerini kapsamadığı sürece uygarlaşamaz.
Bu başlangıç noktaları, Maurette’i şu soruyu sormaya yönlendiriyor:
“Bu evrensel barış ilkeleri çerçevesinde dünyanın tüm çocuklarını eğitmek mümkün müdür? Eğer mümkünse bu konuda nasıl hareket etmeliyiz?”
“Daha iyi bir dünya için eğitim” mottosuyla kurulan IB; eğitime bakış açısını, sunduğu dört program için tek bir misyon bildirgesi takip ederek, eğitime bütüncül yaklaşımını net bir
şekilde ortaya koymuştur:
Bu çalışmadan, sorulan sorulardan, ortaya konulan nedenlerden ilham alan bir grup Cenevreli öğretmen Uluslararası Bakalorya (IB) organizasyonun temelini atıyor.
Uluslararası Bakalorya (IB), kültürlerarası anlayış ve saygı ile daha iyi ve daha huzurlu bir dünya oluşturulmasına yardımcı olacak, araştıran-sorgulayan, bilgili ve duyarlı genç insanlar yetiştirmeyi amaçlar. Bu amaca yönelik olarak kuruluş, yeni ufuklar açıcı uluslararası eğitim programları ve titiz değerlendirme yöntemleri geliştirmek amacıyla okullar, hükümetler ve uluslararası kuruluşlarla çalışmaktadır. Bu programlar, dünya genelinde öğrencileri, diğer insanların da farklılıklarıyla haklı olabileceğini anlayan; etkin, şefkatli ve yaşam boyu öğrenmeye inanan bireyler olmaya teşvik eder.
Bu misyondan ve IB felsefesinden hareketle, öğretim programlarımızı, ulusal müfredatı temel alarak oluşturmaktayız. Çünkü IB, okullara program içeriği sunan bir organizasyon değildir. Ders kazanımlarıyla sorgulama programımızı oluşturarak öğrencilerimizin tüm alanlardaki bilgi, beceri ve yeteneklerini geliştirip başarılarını artırmayı, mutlu ve kendinden emin bireyler olarak geleceğe hazırlanmalarını sağlıyoruz. Öğrenenlerimizin bireysel farklılıklarını göz önünde bulundurarak, farklılaştırılmış öğrenme stratejileriyle öğretim programlarımızı kapsayıcı olarak düzenliyoruz. Öğrenenlerimizin merakını, yaratıcılığını, araştırma ve sorgulama becerilerini, bilgiye ulaşma yollarını ön plana çıkaran yöntem ve çalışmalarla öğrenme süreçlerini destekliyoruz. Ayrıca, öğrenenlerimizin merak ettiği soruları ders içeriklerine ekleyerek onların dersin öznesi olmalarına fırsat veriyoruz. Geleceğimizi şekillendirecek çocuklarımıza karşı sorumlu hissediyor ve hayatlarının her alanında becerilerini kullanmaları için ortam sağlıyoruz. Sonuç olarak öğrencilerimizi, ulusal ve kültürel değerlerine bağlı, birer dünya vatandaşı olarak yetiştirmeyi hedefliyoruz.
Öğretim programlarımızı şekillendiren yaklaşımları şu şekilde sıralayabiliriz:
1. Disiplinler Üstü Yaklaşım
2. Sorgulama Temelli Öğrenme
3. Kavram Temelli Öğrenme Yaklaşımı
4. Öğrenme Yaklaşımları ve Alt Beceriler
5. Yapılandırmacı Yaklaşım